İrlanda Temsilciler Meclisi Üyesi Richard Boyd Barrett, Batılı liderlerin, İsrail’in kuruluşundan bu yana Filistin halkına karşı “savaş suçları” işlediğini bildiğini ancak Batı’nın çıkarlarına hizmet ettiği için “İsrail’i cezadan muaf tutmayı seçtiğini” belirtti.
“Filistin ve Gazze” konulu bir etkinliğe katılmak üzere İngiltere’nin başkenti Londra’da bulunan İrlandalı milletvekili Barrett, İsrail’in Gazze’ye yönelik saldırılarına ve Batılı liderlerin İsrail yanlısı tutumuna ilişkin AA muhabirine açıklamalarda bulundu.
Barrett, İsrail’in Gazze halkına yönelik katliamını ve bölgedeki yıkımı izlemenin çok zor olduğunu dile getirerek, “Bunlar savaş suçlarıdır, insanlığa karşı işlenmiş suçlardır. Bu soykırımdır, etnik temizliktir. İsrail’i destekleyen ve eylemlerini meşrulaştıran ABD, İngiltere ve diğer hükümetler utanmalı.” dedi.
İsrail’in işlediği bu utanç verici suçlara ortak olan hükümetler üzerindeki baskının acilen artırılması gerektiğine dikkati çeken Barrett, şöyle devam etti:
“Hükümetler bunu meşrulaştırıyorsa artık onlara hükümet olarak ihtiyacımız yok demektir. Dünyanın dört bir yanında olduğu gibi ABD, İngiltere ve İrlanda’da da insanların ayağa kalkmasına, İsrail büyükelçilerinin sınır dışı edilmesini talep etmesine, bu vahşeti işleyebilen devlete karşı yaptırım uygulanmasını talep etmesine, (İsrail Başbakanı Binyamin) Netanyahu ve suçlular çetesinin tutuklanmasını talep etmesine ve İsrail’in Gazze halkına karşı işlediği bu savaş suçlarını sürdürmesini fiziksel olarak engellemek için elimizden gelen her şeyi yapmasına ihtiyacımız var.”
“Filistin halkının direnişi desteklenmeli”
Milletvekili Barrett, Gazze’ye yönelik saldırıların son bulması için İsrail’e baskı yapılması gerektiğini vurgulayarak, “Bu devlet, 1948’den bu yana Filistin halkına karşı terörizm, Filistin topraklarının yasa dışı işgali, Filistin topraklarının sürekli şekilde çalınması, Filistin halkının evlerinden ve köylerinden çıkarılması ve etnik temizlik üzerine inşa edilmiştir.” ifadesini kullandı.
İsrail’in, 7 Ekim’den bu yana ise Gazze’de soykırım yaptığına işaret eden Barrett, “Bu bir apartheid, yerleşimci sömürge devletin mantığıdır ve medeni dünyada yeri yoktur.” değerlendirmesinde bulundu.
Barrett, bu nedenle Filistin halkının direnişinin desteklenmesi çağrısı yaparak, sözlerini şöyle sürdürdü:
“Bu direnişle dayanışma hareketleri inşa etmeliyiz. Güney Afrika’daki apartheidi yıktık, Cezayir halkı kendini sömürgecilikten kurtardı. İrlandalılar kendilerini büyük ölçüde İngiliz sömürge yönetiminden kurtardı. Bu yapılabilir ancak dünyada dürüstlüğe, adalete ve hakkaniyete inanan herkesin bu karanlık günlerde Filistin halkının yanında durması gerekiyor.”
“İsrail’in zulmünü meşrulaştıran hükümetleri iktidardan defetmeliyiz”
Barrett, Batılı liderlerin İsrail konusundaki tutumlarını da eleştirerek, “Batılı liderler insanlara yalan söylemeye çalışıyor çünkü İsrail’in kuruluşundan bu yana onlarca yıldır Filistin halkına ve insanlığa karşı işlediği savaş suçlarını biliyorlar ancak Batı’nın çıkarlarına hizmet ettiği için İsrail’e dokunulmazlık tanımayı seçtiler.” diye konuştu.
ABD Başkanı Joe Biden’ın birkaç yıl önce yaptığı bir açıklamada bunu çok açıkça ifade ettiğini ve “İsrail olmasaydı, ABD onu icat ederdi.” ifadesini kullandığını anımsatan Barrett, şunları kaydetti:
“İşte gerçek ilişki budur. Büyük Batılı güçler Filistin halkına boyun eğdirmek ve bölgeyi kontrol etmek için İsrail’in şiddetini kullanıyor. Bunu dile getirmeliyiz. Bunu Batı’daki sıradan insanlara da anlatmamız gerekiyor çünkü bence çoğu insan bu durum karşısında dehşete düşmüş durumda. Yerleşimci sömürge devletin, bu apartheid devletin gerçek yüzünü açıklamamız ve bu savaş suçlarını, zulmü meşrulaştıran hükümetleri iktidardan defeden bir hareket inşa etmemiz gerekiyor.”